Kaymak Gibi Seks Hikayeleri!

Şirkete Müdür Olmamla Değişen Seks Hayatım! (49)

Webcammen met de geilste amateurs!

Şirkete Müdür Olmamla Değişen Seks Hayatım! (49) (Engin 29 Y., İzmir)

Rabia duştayken ben de yatakta bir sigara içtim. Rabia duştan çıktı, "Off, rahatladım!" dedi ve yanıma yatıp dudağıma bir öpücük kondurdu. Ben sigaramı bitirdikten sonra duşa girdim, soğuk bir duş aldım ve kendime geldim. Duştan çıktım ve kurulandıktan sonra giyindik. Saat 18:00'e yaklaşıyordu, Rabia yeni elbise ve iç çamaşırlarını poşete koyduktan sonra çıktık odadan. Lobiye indik ve çıkış işlemlerimizi yaptıktan sonra arabaya bindik ve hızlıca evin önüne geldik.

Eve girince İbrahim, "Nerde kaldınız genç aşıklar?" dedi ve güldü. Ben de, "AVM'ye gittik, birkaç bir şey aldık, vaktin nasıl geçtiğini anlamamışız..." dedim. İbrahim, "İyi iyi dolaşın, gezin. Sonra bir daha işten güçten kim bilir ne zaman gelirsiniz Amerika'ya." dedi. Sinem tabii ki bu saate kadar AVM'de olmadığımızı biliyordu, çaktırmadan gülümseyerek bana baktı. Ben de ona göz kırptıktan sonra, "Neyse ya, yorulduk, biz biraz dinlenelim." dedim ve odamıza geçtik.

Rabia gerçekten yorulmuştu, benim de belimde halen ağrı vardı ve hemen yattım. Duşunda verdiği hafiflikle kafamı koyar koymaz uyumuşum. Perşembe sabahı saat 08:00 gibi kalktık, sanki bayram sabahındaymışız gibi hepimiz özenle hazırlanmıştık. Kahvaltımızı yaptıktan sonra arabaya bindik. Arabayı ben sürüyordum, yanımda İbrahim, arkada da Selin ve Rabia oturuyordu. Martin'in evine gidecektik ve oradan Miami'ye geçecektik.

Martin'in evinin önüne geldiğimizde, Martin de tam arabayı çıkartmıştı. Martin'le ben arabadan indik ve Martin, "Nasıl durumlar?" dedi. Ben de, "Güzel, rahat bir tatil geçiririz umarım?" dedim. Martin, "Sorun olmaz, şu arkadaki kız kim?" dedi. Ben de, "Nişanlım." diyerek geçiştirdim. Martin, "Bana soracağın bir şey var mı?" dedi. Ben de, "Evet, biz rahat kalmak istersek bunları nasıl halledeceğiz?" dedim. Martin de, "Uyku hapıyla!" dedi. Ben de, "Tamam o zaman, hadi yola çıkalım!" dedim ve arabama bindim.

Martin'le Müjgan önde, biz arkada, Miami'ye kadar uzun bir yolculuk yaptık. Otoparka girdikten sonra arabaları park ettik ve indik. Valizlerimizi aldıktan sonra hemen otele girdik. Gerçekten büyük bir oteldi, tam plajın kenarındaydı, ama Aralık ayında olduğumuzdan plajı kullanamayacaktık. Lobiye geldiğimizde Martin, "Siz şuraya oturun, ben işlemleri halledip geliyorum!" dedi. Martin 5 dakika sonra yanımıza geldi ve anahtarları bize verdi. Üçümüzün odası da yan yanaydı. En sağdaki odada Martin ile Müjgan, yanındaki odada ben ve Rabia, bizim odanın yanında ise Sinem ile İbrahim kalacaktı.

Odalarımıza çıktık, 1 saat dinlenip öyle ineriz diye planladık. Odaya girer girmez Gökhan bey beni aradı ve açınca sert bir ses tonuyla, "Müjgan nerede?" dedi. Ben de, "Kocasının evinde Gökhan bey." dedim. Gökhan bey, "Orospuya bak ya, o kadar maaş verdik, elinden tuttuk, neler yapıyor. Niye ayrılmış bizden bu?" dedi. Ben de, "Bilmiyorum efendim, ama burada evlendikten sonra iyi bir iş buldu galiba." dedim. Gökhan bey, "Neyse, sen de kusura bakma." dedi ve kapattı telefonu. Müjgan'ın işten ayrılmasına baya sinirlenmişti.

Bir saat kadar dinlendikten sonra hazırlandık ve çıktık. Önce öğle yemeği yedik, sonra otelin içinde biraz vakit geçirdik. Cafe'ye oturup kahve içerek sohbet ettik. İbrahim ve Rabia çok tanımıyordu Martin'i, onlar biraz daha tanıştılar. O günümüz öyle geçti. Akşam yemeğini yedikten sonra Martin'in yanına gidip, "Hadi artık hamleni yap ta, baş başa kalalım!" dedim.

Martin gülerek, "Sen merak etme! Hadi bize çıkalım, birşeyler içeriz!" dedi. Kabul ettik ve kalktık, Martin'in odasına girdik. Çiftli koltuğa ben ve Rabia oturduk, yatakta ise geri kalanlar oturmuştu. Martin hemen özel bir şişe şampanya istedi oda servisinden. Çok geçmeden oda servisi şampanyayı getirdi ve Martin şampanyayı masaya koyduktan sonra 6 tane kadeh çıkarttı. Arkası bize dönük şampanyaları doldururken, iki tanesinin içine de uyku hapı atacaktı. Hepsini kendi elleriyle verdi. Bizimkiler şampanyayı bitirir bitirmez uyumaya başladı. Ben, "Ee, gece şimdi başlıyor!" dedim ve güldüm. Martin, "Kimin odaya geçiyoruz?" dedi, ben de, "Bizimkine geçelim!" dedim ve çıktık Martin'lerin odasından, hemen yandaki odaya geçtik.

Martin içeriye girer girmez Sinem'e sarıldı ve duvara dayayıp öpmeye başladı. Ben ise sakin davranıyordum, Müjgan'ı belinden nazikçe tutarak kendime çektim ve dudaklarına yapıştım. Öpüşürken saçlarının mis gibi kokusunu da içime çekiyordum. Müjgan daha şimdiden gözlerini kapatmış ve kendini bana bırakmıştı, harika gözüküyordu bu haliyle. Müjgan'ı soymaya başladım öpüşürken ve yatağa yatmadan önce sadece iç çamaşırlarıyla kaldı.

Açık mavi bir iç çamaşırı vardı, külotu dantelli ve muhteşem derecede sexy bir külottu. Müjgan'ı kucağıma aldım ve südyenini çözüp göğüslerine saldırdım, göğüslerini öperken Müjgan kolaylık olsun diye iki eliyle göğüslerini sıkıştırıyordu. Müjgan'ı üzerimden kaldırdım ve yatağa sırt üstü yatırıp külotunu sıyırdım. Amına yumuldum ve yalamaya başladım, Müjgan ise inliyordu sadece. Müjgan elini klitorisine attı ve okşamaya başladı.

Ben de amını hızlıca yalayarak onun orgazm olma süresini hızlandırıyordum, çünkü orgazm olmadan çok rahat olamayacaktı. Müjgan 5-6 dakika içinde orgazm oldu ve derin bir, "Ohhhh!" çekti. Şimdi sıra bendeydi, ayağa kalktım ve üzerimdeki gömleği çıkarttım, Müjgan da hemen pantolonumu ve boxerımı indirdi. Sikimi ağzına alıp yalamaya başladı, hepsini hemen hemen ağzına alabiliyordu, Martin'den sonra rahat alışmış olmalıydı sakso çekmeye.

Ben ayakta bir Müjgan'a, birde Sinem'le Martine bakıyordum. Martin Sinem'i yatırmış, amını yalamakla meşguldü. Sinem ise amında gezinen dilin zevkini çıkartıyordu. Müjgan bu arada sikimi iyice ıslatmıştı ve rahatça ağzında kayıyordu artık. Birkaç dakika daha yalattırdıktan sonra saçlarından hafifçe tutarak ağzından çıkarttım sikimi. Müjgan'ı kaldırdım ve yatağa dizlerinin üstünde domalttım. Müjgan ve Sinem öpüşmeye başladılar bu arada, tam birbirlerinin hizasına gelmişlerdi.

Martin de benim gibi ayağa kalkmış ve Sinem'i sikmeye başlamıştı. Müjgan'ın amına yarrağımı dayadım ve birkaç kez yukarı, aşağı yaptıktan sonra bir anda içine kökledim. Müjgan öpüştüğünden dolayı bağıramadı ama boğuk bir inleme çıkarttı. Canı hafiften yanmış olacaktı, ama olsun o kadar deyip köklemeye devam ettim. Başına kadar çıkartıyordum ve sonra bir hamlede sonuna kadar köklüyordum. O kadar sert yapmaya başlamıştım ki, her köklediğimde Müjgan 1-2 santim öne gidiyordu.

Müjgan, Sinem'le öpüşmeyi bırakıp, "Yavaş olsana hayvan!" dedi. Ben de, "Yavaş olmazsam ne olur kaltak?" dedim ve kalçasına sert bir tokat attım. Tokat o kadar sertti ki, bir seferde kalçasını kızartmıştı. Türkçe konuştuğumuzdan Martin bir şey anlamıyordu tabii ki, sadece işine bakıyordu. Müjgan'ı o pozisyonda yaklaşık 15 dakika siktim. Martin, "Eşleri değişelim mi?" dedi. Ben de, "Seve seve!" dedim ve Müjgan'ın içinden çıktım. Zevk sıvıları akmaya başladı Müjgan'ın amından, orgazm olmaya yakındı.

Sinem'in yanına gittim ve kaldırdıktan sonra yüz üstü yatırdım. Kenardan aldığım yastığı belinin altına koydum, şimdi kalçaları daha da belirgin çıkmıştı. Kalçalarının arasını açtım ve amına yarrağımı geçirdiğimde, Sinem, "Ohhh!" dedi. Üzerine doğru yüklenirken kulağına eğilip, "Orgazm oldun mu?" dedim. Sinem kafa salladı ve "Evet, hemde 2 kez!" dedi. Martin'le sevişmekten baya zevk almıştı. Martin, Sinem'in amına girdiğinden bana biraz bol geliyordu, o yüzden birkaç dakika siktikten sonra amından çıktım.

Dar göt deliği kalmıştı bana da ve domalttım. Kalçalarını ayırdım ve göt deliğine tükürdükten sonra sikimi dayadım ve bastırmamla beraber yarısı içine girdi. Sinem güçlü bir çığlık atınca kafasını yastığa gömdüm. Sinem yastığı ısırıyordu, ne kadar bağırsa bile kendini kasmıyordu, çünkü ne kadar kasarsa o kadar acıyacağını kendisi de biliyordu. En sonunda götüne tamamıyla girince Sinem'in kafasını kaldırdım. Biraz nefessiz kalmıştı ve kafasını kaldırır kaldırmaz, "Ohhh!" diyerek derin bir nefes aldı. Ben ise pompaya yeni başlıyordum.

Daracık göt deliğinin içinde zorla hareket etsem bile ulaşabildiğim en hızlı seviyeye gelmeye çalışıyordum. Martin bu arada, "Ben boşalacağım dostum!" dedi. Ben de boşalmaya yakındım ve son birkaç kez daha hızlıca soktuktan sonra Sinem'in içinden çıktım. Sinem ve Müjgan'ı yan yana diz çöktürdük önümüzde ve yüzlerine boşaldık. Martin'in koca, siyah sikinden fışkıran döller bitmek bilmiyordu. Müjgan'ın suratı bembeyaz olmuştu neredeyse. Bir süre daha ayakta bekledikten sonra boşalmamız bitti ve ben çiftli koltuğa kendimi attım...

[Engin]

Şirkete Müdür Olmamla Değişen Seks Hayatım!
Tüm Bölümleri

Hikayeni Yolla 66Seks Hikayeleri

18+ YASAL UYARI:
Şirkete Müdür Olmamla Değişen Seks Hayatım sitesi 18 yaşından büyükler için Seks Hikayeleri içermektedir. 18 yaşından küçük iseniz veya bulunduğunuz ülkede Erotik Seks Hikayesi okumak kanunen yasak ise, bu siteyi derhal terkediniz!

ÇEREZ (COOKIE) POLİTİKASI:
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz. Daha fazla bilgi.

Copyright © All rights Reserved. The Netherlands. Contact E-Mail: